Medya sektörü, dışarıdan bakıldığında hep eğlenceli tarafı ile gözümüze yansır. Sektörde çalışanların her zaman keyifli işlerin içinde olduğu söylenir, herkes gıpta eder ki öyledir de. Her ne kadar görünen dağın ardında çokça mesai olsa da; bu işi severek yapıyorsanız, insanlara doğru bilgiyi hızlı ve doğru biçimde ulaştırmanın hazzını bir kere yaşadıysanız veya sizi takip eden kitlelerin takdirini alıyorsanız bu işe daha da çok sarılırsınız. NBA’i global bir lig haline getiren, basketbol tarihinin en uzun boylu ve en güzel gülen oyun kurucusu, Showtime Lakers’ın baş aktörü Magic Johnson’ın da hayali üniversitede iletişim eğitimi alıp bir TV kanalında yorumculuk yapmaktı. Hayali, alaylı da olsa gerçek olacaktı fakat öncelikle NBA’i kasıp kavurması gerekliydi…
Earvin ‘Magic’ Johnson bir basketbolcudan öte aktivist, iş adamı, girişimci şapkalarına da sahip olan medyatik bir isimdi ve özel bir hayat yaşadığı da aşikârdı.
Sihirli Dokunuşlar
Earvin, Detroit’te zorlu şartlarda yetişti. Her başarılı isimde olduğu gibi onun da oyununu geliştirmek için yüksek bir motivasyonu ve açlığı vardı. NBA’i global bir marka haline getirecekleri, onun kadar kararlı ve disiplinli çalışan Larry Bird ile ilk kez 1979 NCAA finallerinde karşılaştılar. Otoriteler lige gelecek olan heyecanın farkındaydı. Hatta Lansing State Journal gazetesi yazarı Fred Stabley ona ‘Magic’ lakabını uygun görmüştü. Bu lakap dindar olan annesi tarafından pek sevilmese de Johnson, kariyeri boyunca bu lakabın hakkını verecekti.
Lise ve kolej kariyerinin ardından 1979 NBA seçmelerinde Los Angeles Lakers tarafından birinci sırada seçilen Johnson, kariyeri boyunca sadece Los Angeles Lakers forması giydi. Forma giydiği süre boyunca 5 defa NBA şampiyonu oldu. 3 kez NBA Finalleri MVP’si ve 3 kere de NBA Sezon MVP’si rozetlerini taktı. Ligi global anlamda dünya pazarına sunan Magic&Bird rekabetinin batı yakası ayağıydı kendisi.
O dönemde NBA, bu ikilinin yaptıkları sponsorluk anlaşmaları, sosyal sorumluluk çalışmaları, medya organizasyonları ve bunun gibi birçok etkinlikle bir üst seviyeye çıkmıştı. Magic, oynadığı dönem ‘Showtime’ olarak lanse edilen özel Lakers ekibinin lideriydi. Sürekli hücumu düşünen, koşan, sonuca giden bu takım, sahibi Jerry Buss’ın pazarlama ve reklam çabaları neticesinde Hollywood yıldızları tarafından takip edildi, özel etkinlikler yapıldı ve canlı müzik grubu ile desteklendi. Bu medyatik hamleler insanların basketbola olan ilgisini haliyle daha da artırdı. Takım içerisinde medyanın odağındaki isim tabii ki Magic Johnson’dı. Başarılı basketbolcu 92′ Barcelona’daki rüya takımın en önemli üyelerinden biriydi.
Bir Basketbolcudan Fazlası
Magic Johnson, kariyerinde harika ilerlerken kendisine yapılan bir sağlık kontrolünün ardından çok şey değişti. Kontrollerde başarılı basketbolcu, HIV testinin pozitif olduğu haberini aldı. İlk başlarda bunu kabul edemeyen ve yeniden testlere giren Johnson, sonucu kabullenmesinin ardından basketbol kariyerini sonlandırdığını açıkladı. Tüm bu yaşadıkları Johnson’ın için yeni bir başlangıcın da işaretiydi. Artık bir basketbolcudan öte HIV virüsünün tanınması için bir aktivist rolünü üstlenmişti. AIDS’e karşı, insanların temelsiz yaklaşım ve ön yargılarının yıkılmasında bir figür olarak rol alacaktı. Kendisi için yeni bir sayfa açan “Magic” lakaplı basketbolcu, çocukluk hayallerini gerçekleştirip TV ekranlarında basketbol yorumlayıp, bir iş adamı olarak girişimlerde bulunacaktı.
HIV Aktivizmi
Kasım 1991’de enfeksiyonunu açıkladıktan sonra Johnson, HIV ile mücadeleye yardımcı olmak için Magic Johnson Vakfı’nı kurdu. Johnson daha sonraki süreçte vakfı, diğer hayırsever hedefleri içerecek şekilde çeşitlendirdi. Bu süreç içerisinde güvenli seks ile ilgili bir kitap dahi yazdı.
1992 yılında, kongre üyeleri ve Bush yönetimi tarafından atanan bir komite olan AIDS Ulusal Komisyonu’na katıldı. Ayrıca 1999 yılında Birleşmiş Milletler (BM) Dünya AIDS Günü Konferansı’nın da ana konuşmacısı olarak yer aldı. Yetmedi Birleşmiş Milletler Barış Elçisi olarak görev üstlendi başarılı basketbolcu.
HIV, o yıllarda damar içi uyuşturucu kullanıcıları ve eş cinsellerle ilişkilendirilmişti. Ancak Johnson’ın yürüttüğü kampanyalar ile enfeksiyon riskinin bu gruplarla sınırlı olmadığı konusunda insanlar üzerinde farkındalık yaratılmaya çalışıldı. Johnson, amacının “tüm insanları HIV hakkında eğitmeye yardımcı olmak” ve başkalarına “HIV ve AIDS’li insanlara karşı ayrımcılık yapmamayı” öğretmek olduğunu her defasında verdiği demeçlerle belirtti.
“HIV’den ötürü bugün emekli olmak zorundayım. Şunu açıklığa kavuşturalım: AIDS değilim, HIV taşıyıcısıyım. HIV’in bundan böyle sözcüsü olacağım. Bununla yaşamayı öğreneceğim. Hayat devam ediyor ve ben mutlu bir insan olacağım. Planım uzun bir süre yaşamak!”
Medya Figürü Magic ve İş Hayatı
Kendisine yeni bir yol haritası çizen Magic Johnson, Lakers’ta oynarken basketboldan sonraki hayatını sürekli düşünmeyi ihmal etmiyordu.
Neden bu kadar çok sporcunun iş hayatında başarısız olduğunu hep merak etti ve nihayetinde bu konuda tavsiye almak istedi. NBA’deki yedinci sezonunda Creative Artists Agency CEO’su Michael Ovitz ile bir görüşme gerçekleştirdi. Ovitz, onu iş dergilerini okumaya ve mevcut tüm bağlantıları kullanmaya teşvik etti. Johnson işle ilgili öğrenebileceği her şeyi öğrendi. Yol gezileri sırasında şirket yöneticileriyle toplantılar gerçekleştirdi. Johnson’ın “Magic 32” adlı üst düzey bir spor malzemeleri mağazası olan ilk girişimi, yalnızca bir yıl sonra başarısız oldu. Kendisine tamı tamına 200.000 dolara mal olan bu girişimi ona müşterilerini dinlemeyi ve hangi ürünleri istediklerini bulmayı öğretti.
1997’de kurduğu yapım şirketi Magic Johnson Entertainment, Fox ile bir anlaşma imzaladı. 1998’de ise Johnson, Fox ağında “The Magic Hour” adlı bir talk şova ev sahipliği yaptı. Ancak program düşük reytingler nedeniyle iki ay sonra rafa kaldırıldı. Talk şovunun iptalinden kısa bir süre sonra Magic Johnson, bir plak şirketi kurdu. Başlangıçta “Magic 32 Records” olarak adlandırılan şirket, 2000 yılında isim değişikliğine giderek Johnson’ın MCA ile ortak girişimiyle “Magic Johnson Music” olarak yeniden adlandırıldı. Magic Johnson Music, ilk olarak R&B sanatçısı Avant ile sözleşme imzaladı. Johnson ayrıca şirketi Magicworks aracılığıyla Janet Jackson’ın Velvet Rope Tour’unun ortak tanıtımını da gerçekleştirdi.
Girişimcilik Sihirbazı
Magic ayrıca motivasyonel konuşmacı olarak da çalışmalarını sürdürdü. 2008’de ESPN’nin ‘NBA Geri Sayımı’ programının analisti olmadan önceki yedi yıl Turner Network Television için NBA yorumculuğu yaptı.
Johnson, net değeri 700 milyon dolar olan bir holding şirketi olan Magic Johnson Enterprises’ı yönetiyor; iştirakleri arasında; bir promosyon şirketi olan Magic Johnson Productions, ülke çapında bir sinema salonu zinciri olan Magic Johnson Theatres ve Magic Johnson Entertainment isimli bir film stüdyosu da bulunuyor.
Johnson, bu ticari girişimlere ek olarak, düşük gelirli kişilerin tasarruf etmelerine ve elektronik ticarete katılmalarına yardımcı olmayı amaçlayan ön ödemeli bir MasterCard olan Magic Card’ı da yarattı. 2006 yılında Johnson, Sodexo USA ile Sodexo-Magic adlı bir sözleşmeli yemek servisi kurdu.
Johnson, Starbucks ortaklığıyla, yetersiz hizmet verilen alanlara yeniden geliştirme fırsatları yaratarak, kentsel topluluklara nasıl yatırım yapılacağı konusunda önde gelen bir ses haline geldi. Bu düşünce ile Starbucks CEO’su Howard Schultz’a giden Johnson, Schultz’a azınlıkların muazzam satın alma gücünü gösterdikten sonra, kişi başına ortalama satışlardan daha yüksek rapor veren 125 Starbucks mağazası satın almayı başardı.
Urban Coffee Opportunities adlı bu ortaklık, Starbucks’ı; Detroit, Washington D.C., Harlem ve Los Angeles’ın Crenshaw Bölgesi gibi yerlere yerleştirdi. 2010 yılında Johnson, mağazalarda bulunan hisselerini şirkete geri sattı. Bu kararıyla on iki yıllık başarılı bir ortaklığa da son vermiş oldu.
Ayrıca girişimcilik kariyerinde de emin adımlarla ilerleyen Magic Johnson, Canyon-Johnson ve Yucaipa-Johnson fonları aracılığıyla gayrimenkul sektörüne de yatırımlarda bulundu. Bir başka büyük projesini de sigorta hizmetleri şirketi Aon ile 2005-2007’de yapan Johnson, 2015 yılında yıllık gelir, hayat sigortası ve diğer finansal ürünlerde 14,5 Milyar Doları yöneten EquiTrust Life Insurance Company’de “çoğunluk, kontrol hissesi” için planlanan satın alımını tamamladı.
Johnson’ın en son girişimi ise e-spor dünyasında oldu. Magic, Team Liquid’in mülkiyet şirketi olan aXiomatic eSports’un şu anda bir yatırımcısı olarak bulunmaktadır.
Basketbolda Yöneticilik Kariyeri
Magic’in bir başka hayali de spor yöneticiliği yapmaktı. Bu hayalini efsanesi olduğu Los Angeles Lakers ile gerçekleştirdi ancak bu kariyer basketboldaki kadar gösterişli olmadı.
21 Şubat 2017’de Johnson, Los Angeles Lakers’ın basketbol operasyonları başkanı olarak Jim Buss’un yerini aldı. Johnson yönetiminde Lakers, birden fazla yıldız oyuncuyu kadrosuna katmaya çalıştı. Fakat, ligin maaş sınırı altında yer açması gerektiği için, gelecekteki All-Star D’Angelo Russell da dahil olmak üzere bir çok mevcut oyuncuları kadrolarından çıkardı.
Franchise, 2018’de serbest oyuncu konumunda bulunan LeBron James ile dört yıllık sözleşme üzerinde bir anlaşmaya vardı. Ancak 2018–19 sezonunda Anthony Davis’i takas etme çabaları başarısız oldu. Lakers, Johnson’ın yöneticilik görev süresi boyunca play-offlara hiç kalamadı. 2019’da hazırlıksız bir basın toplantısında Johnson, NBA elçisi rolüne geri dönme arzusunu öne sürdü ve Lakers’taki görevinden istifa etti.
Bizler her ne kadar onun gülüşünün güzelliğinden bahsetsek de takımdaki çalışanların medyaya, çalışması zor bir yönetici olduğuna dair bilgiler sızdırdığı defalarca kez yazıldı çizildi. Sporcu ve iş insanı şapkaları ile başarılı olsa da Magic’in başarısız ve çalışması zor bir spor yöneticisi olduğunu da belirtmemiz gerek.
Hayat Devam Ediyor
Johnson, 2002 yılında “Basketball Hall of Fame” girdi. Ardından, Lakers tarafından 32 numaralı forması emekli edildi. Kendisi şu an 62 yaşında ve kendi şirketlerini yönetmeye devam ediyor.
Detroit’teki o zor mahalleden Los Angeles’ın görkemli yaşamına uzanan bu serüvende, sempatik gülüşüyle bir basketbolcudan öte farklı şapkalara da sahip Johnson. Basketbol topuyla yaptıkları, kazandığı şampiyonlukları, yarım milyarı aşkın serveti ve HIV’e karşı mücadelesi ile spot ışıklarının altında bir hayat yaşamaya devam ediyor.
Hep dedikleri gibi: Showtime!