Bu turnuva geçen sene oynansaydı en büyük şampiyonluk adaylarından olan Hollanda milli takımı, 1 yılda büyük değişimler yaşadı. Önce Ronald Koeman’ın yerine Frank De Boer geldi. Ajax ile şampiyonluğu son maçta kaybettikten sonra kariyeri hep aşağı bir ivmede ilerliyordu. Otoriterlerce beğenilmeyen bir ismi göreve getirmiş oldular. İnter ve Crystal Palace deneyimlerinde yarım sezonu bile göremedi. İkisinde de pek iç açıcı işler ortaya koymadı! Özellikle Palace ekibi, 5 maçtan fazla tahammül edemedi! Ligde gol dahi atamadılar. 2018 yılında MLS şampiyonu Atlanta United’ın başına geçti. Orada da beklenenin altında kaldı. Kariyeri bu kadar kötü giderken bir anda Hollanda teknik direktörü olması çok büyük bir olaydı. Hatta belki de mucize gibi bir şey! Taraftarlar da o kadar memnun değil ki sosyal medyada; “De Boer out Peter Bosz in” yazıyorlar.
2022 Dünya Kupası Elemeleri grubunda Türkiye’ye yenilip, Letonya ile Cebelitarık maçlarını kazandılar. Türkiye maçından sonra yaptığı açıklamalarla F. De Boer çok büyük eleştiri aldı. 4 gol yiyerek kaybettikleri maçtan sonra rakip için, “Şanslıydılar” gibi vahim bir açıklama yaptı. Memphis Depay’ı Çağlar – Ozan ikilisinin önüne tek başına attı. Bu sezon tek bir maçta dahi kanat oynamayan Donyell Malen’ı bu mevkide oynatarak verimliliğini bitirdi. Savunma kurgusunda hata yaptı ve maç içinde çok geç hamleler yaptı. Böyle bir yanlış silsilesinin ardından rakip için şanslıydılar demeyi en kolay kaçış yolu olarak görüyorum.
Talihsiz Sakatlıklar
Daha sonra, bu sezonun başında takımın lideri Virgil Van Dijk’ın sakatlığıyla sarsıldılar. Ardından turnuvanın başlamasına sayılı günler kala takımın muhtemel as kalecisi Jasper Cillessen’den oldular. COVID-19 testi pozitif çıktığı için 26 kişilik Hollanda kadrosunda yer alamadı. Onun yerine AZ Alkmaar’dan Marco Bizot dahil oldu. Cillessen, bu konuda çok erken karar verildiğini düşünse de teknik direktör Frank De Boer tam tersini, risk almak istemediğini belirtti. En son olarak, Donny van de Beek’in sakatlık haberiyle yıkıldılar.
Yıldız oyuncu yerine kimse kadroya dahil olmadı ve turnuvaya 25 kişilik bir kadroyla katıldılar. Bu kadar sıkıntının ardından onlar için olumlu olan iki şey vardı. Birincisi; Memphis Depay’ın tamamen sakatlığını atlatıp, muazzam bir sezon geçirmesi. İkincisi ise diğer gruplara bakıldığı zaman bir nebze daha kolay ekiplerle oynayacak olmaları. Bana göreyse tam bir kaos grubu. Bu tip turnuvalar her zaman sürprizlere gebedir. Bulundukları C Grubu ise buna tam olarak müsait bir grup. İlk büyük turnuvasına katılan kapalı kutu Kuzey Makedonya, sıfırdan başlayarak genç ve dinamik bir ekip kuran Ukrayna ve önemli bir oyuncu grubuyla daha tecrübeli ve deneyimli bir ekip olan Avusturya…
İdeal Düzen
De Boer, Hollanda’nın son iki hazırlık maçı olan Gürcistan ve İskoçya karşılaşmaları dışında ağırlıklı olarak 4-2-3-1 dizilişini kullandı. Geleneksel 4-3-3 dizilişinin dışına çıkmalarının en büyük nedeni de takımın sahanın her yerinde hareketli olmasını istemesi. Ronald Koeman ağırlıklı olarak Memphis Depay’ı merkez forvet olarak kullanıyordu. Frank De Boer ise sol kanat olarak görevlendirdi. Gürcistan ve İskoçya karşılaşmalarında ise 3-5-2 dizilişini gördük. İskoçya’ya karşı, stoper üçlüsü olarak Matthijs de Ligt – Jurrien Timber – Stefan de Vrij görev aldı. 5’linin sağında ve solunda iki maçta da Denzel Dumfries ile Owen Wijndal oynadı. Ortasında ise Georginio Wijnaldum – Frenkie De Jong – Martin de Roon oynadı. İleri 2’li ise Memphis Depay ve Wout Weghorst oldu. Gürcistan karşısında ise Matthijs de Ligt yerine Daley Blind ve kaleci Tim Krul’un yerine de Maarten Stekelenburg oynadı. Nihayetinde, Avrupa Şampiyonası öncesi oynanan iki hazırlık maçında da gördük ki Frank De Boer’in ideal 11’i neredeyse hazırdı.
Takımın yıldız ismi Memphis Depay çok formda. Kötü geçen Manchester United serüvenin ardından mental olarak çok iyi toparladı. Lyon ile kariyerinin zirvesine çıktı. Tekrardan büyük kulüplere gitmek isteyen oyuncu için bu turnuva çok önemli. Turnuva sonrası Barcelona ile anlaşması bekleniyor. Bir diğer formda isim ise Wolfsburg’un forveti Wout Weghorst. Bu sezon Bundesliga’da 34 maçta, 20 gol ve 8 asistlik müthiş bir performans sergiledi. Weghorst stoperler ile boğuşurken, Depay gibi yaratıcı bir oyuncuya da büyük boşluklar kalması muhtemel. Bu muazzam yaratıcılığını takım arkadaşlarına fırsatlar yaratmak için de kullanabilir ya da topu ayağında tutarken orta saha oyuncularına serbestlik sağlayabilir.
Takımın beyni Frenkie De Jong ise inanılmaz bir sezon geçirdi. Barcelona’nın bu sezon toplamda oynadığı 54 maçın 51’inde sahadaydı. Ligde sondan bir hafta önce Celta Vigo karşısında sarı kart cezası nedeniyle oynamadı. Oynamadığı diğer iki karşılaşma ise Kral Kupası 3’üncü Tur ve Şampiyonlar Ligi gruplarındaki ikinci Dinamo Kiev maçı. Çıkış yaptığı 2018 yılından beri Hollanda milli takımının önemli bir üyesi. Parlak formunu Avrupa Şampiyonası’nda da devam ettirmeye çalışacak.
Yeni Nesil
Tecrübeli oyuncuların yanı sıra dikkat çeken genç oyuncular da kadroda kendilerine yer buldu. Jurrien Timber, Owen Wijndal, Ryan Gravenberch, Donyell Malen ve Cody Gakpo gibi isimler takımlarında çok özel performanslar ortaya koyarak bu turnuvaya gelmeye hak kazandılar. Sol bek Owen Wijndal, birçok isme göre takımın kilit oyuncularından biri olacaktır. Çok tempolu ve top ayağındayken inanılmaz bir teknik yeteneğe sahip. Hem kulübü AZ Alkmaar’da hem de Hollanda milli takımında; oyunun hem savunma hem de hücum yönünde çok iyi performanslar sergiledi. Ayrıca son iki hazırlık maçındaki performansıyla da 3-5-2 sisteminin kanat beki olarak oynayabileceğini gösterdi. Çok yönlülüğüyle takdir toplayarak büyük kulüplerin radarına girdi.
Ajax’ın çiçeği burnunda 19’lukları Timber ve Gravenberch’in kulüplerinde gösterdikleri performans, gözleri bu turnuvada onlara çevirdi. Henüz iki sene önce Frenkie De Jong ve Matthijs de Ligt’ı büyük paralara büyük takımlara satan kulüp, aynı şeyi bu iki isim için de yapmak istiyor. Timber, son aylardaki müthiş performansı sayesinde davet aldı. Kamuoyunca sürpriz bir çağrı olarak görülse de asıl çağrılmasa büyük sürpriz olacaktı. Defanstan topla çıkıp orta sahaya taşımasıyla ve çok yönlülüğüyle yeni Frank Rijkaard olarak anılmaya başlandı. Ryan Gravenberch ismini ilk duyduğumuzda ise henüz 16 yaş 130 günlük idi. PSV maçında sonradan oyuna girerek Clarence Seedorf’un rekorunu kırıp Eredivisie’de forma giyen en genç Ajax oyuncusu oldu. Bir anda spot ışıkları ona çevrildi. O da, o zamandan bu zamana kadar büyük ilerleme kaydetti. Mükemmel bir top kontrol yeteneğine, çok yönlülüğe ve güçlü bir fiziksel özelliğe sahip.
Mucize Olur Mu?
PSV’den takım arkadaşı olan Cody Gakpo ve Donyell Malen ise gözlerin çevrildiği bir diğer ikili. PSV altyapısının ürünü olan Cody Gakpo, taraftarlar arasında tam bir fenomen. Çok iyi bir bitirici ve takımın sıkıştığı anlarda reaksiyon vermesi için yedek kulübesinde hazır olarak bekleyecek. Henüz 22 yaşında olmasına rağmen PSV ile bu zamana kadar tam 88 maça çıktı. Donyell Malen, çoğu genç oyuncuya nazaran hızlı bir kariyer başlangıcı yaşadı. 2015’te Ajax alt yapısındayken, Arsene Wenger tarafından Arsenal’e alındı. 2 yıllık Arsenal akademisi macerasının ardından PSV’ye transfer oldu. İlk ismini duyurduğu tarih ise 14 Eylül 2019’da, Vitesse’ye karşı attığı 5 gol ile oldu. Ardından 3 maç daha oynadı ve sakatlığı yüzünden sezonu kapadı. Bu sezona ise bomba gibi bir giriş yaptı ve toplamda oynadığı 45 karşılaşmada 27 gol ve 10 asistlik muazzam bir performans ortaya koydu. Enerjisi ve olağanüstü hızıyla takımın en büyük alternatiflerinden biri olacağı kesin.
Kâğıt üzerinde İngiltere ve Portekiz kadar yetenekli kadrosu olmasa da bu kadar potansiyelli ve iyi oyuncular topluluğu olan Hollanda’nın, çok eleştirilen bir teknik direktör ile neler yapabileceği en büyük merak konusu. Turnuvanın bu yılki yeni formatı da göz önüne alınca, diğer takımlara göre nispeten daha kolay bir grupta olan Hollanda’nın son 16’ya kalması olası. Bütün her şey bundan sonra başlıyor. Büyük turnuvalarda oynama eksikliğini de göz önünde bulundurunca son 8 ve hatta daha da ilerisi için büyük sürpriz olacaktır. Memphis Depay ve Frenkie De Jong önderliğindeki Hollanda, bir mucizeyi gerçekleştirebilecek mi? İzleyip göreceğiz!
