Gladyatör oyunlarının düzenlendiği dönemlerde gladyatörlerin kendi stillerine göre belirledikleri birçok teknik ve seçtikleri silah mevcuttu. Balta, mızrak, uzun kılıç, hançer ve daha niceleri. Üzerinde ustalaşması belki de en zor olanlardan biri ise Çift kılıç tekniğiydi. Ustasına savaşları kazandırtır, hayatta kalmasını sağlardı. Kılıçlar, ustasının adeta bir uzvu olarak kullanılır ve iki ayrı parça olarak değil bir bütünün iki yarısı gibi görülürdü. Bu tekniği popüler kültür sayesinde sinema ve dizilerin birçoğunda görmek mümkün. Günümüzün gladyatör oyunları olan futbolda ise sahalarda da zaman zaman çift kılıç tekniğini kullanabilen şanslı takımlar mevcut.
Kusursuz Oyun
Barcelona’nın akademisi La Masia’da yetişen iki isim Xavi Hernandez ve Adreas Iniesta, yan yana oynadıkları dönemde futbol severleri derinden etkileyen bir performansa imza attılar. Takımın gol yükünü ve dünya yıldızı olma görevini Leo Messi üstleniyordu belki ama Barça’nın 90 dakikayı domine edebilmesinin asıl unsuru bu ikilinin orta sahayı yönetmesiyle gerçekleşiyordu. Öyle ki kimilerine göre tarihin en iyi takımı olarak adlandırılan dönemin Barça’sının Xavi ve Iniesta sonrasında yaşadığı çöküşü göz ardı etmek imkansız.
Topa sahip olarak futbolu domine etme kültürünü ezelden beridir misyon edinmiş olan İspanya Milli Takımı’nda da üst üste 2 Avrupa Kupası ve 1 Dünya Kupası kazanılan dönem orta sahada yine bu iki keskin kılıç bulunuyordu. Katalan ekibinde Xavi 6 numarayı, İniesta ise 8 numaralı formayı giyiyor ama milli takıma gittiklerinde formalarını ve numaralarını değiştiriyorlardı. Ancak, Değişmeyen tek şey topa sahip olmaları, müthiş oyun görüşleri, akan oyunda sürekli hareketlilikleri ve kusursuz teknikleriydi.
Sen Barcelona’nın Ruhu ve Kalbisin
Nickelodeon’da yayınlanan “Avatar: The Last Airbender ” animasyon dizisindeki ana karakterlerden olan Zuko’da tıpkı Barcelona gibi çift kılıç tekniği ustasıdır. Bir bölümde kendisine özenen ve onun gibi kılıç kullanmak isteyen bir çocuğa direkt olarak şunları söyler; “Bunlar bir silahın iki parçası. Farklı bir silahmış gibi düşünmemelisin. Kolunun uzuvları gibi hareket ettirmelisin.” Xavi ve İniesta için de durum farklı değildir. Müthiş dominasyonun ardından yaşının da gelmesiyle Xavi Barça’dan ayrılır. Iniesta için henüz vakit vardır. Futbol dünyasını şoke eden bu ayrılığın basın toplantısında 13 yıl boyunca aynı soyunma odasını paylaştığı Iniesta’nın söyledikleri Xavi’yi ağlatmaya yetmiştir: “Dünya’nın en büyük kulüplerinde bu kadar uzun süre oynamak kolay değil ve sen her zaman hatırlanacaksın. Takımla ilk kez sahaya çıktığım gün bizim yanımıza gelmiştin ve yeni oyunculara tavsiyelerde bulundun. Her zaman benim için takımdan daha fazla düşündüğüm kişiydin. Teşekkürler. Her zaman takımın için en iyisini yaptın. Çünkü sen sadece kulübün için yaşadın. Sen Barcelona’nın ruhu ve kalbisin. Bizim ortaklığımız bir öğrenci ve öğretmen birlikteliği gibiydi. Sen çok büyük adamsın Xavi, teşekkürler dostum”
Ayrılıkta Sevdaya Dair
Bir parçası ayrılmış olsa da kılıç kılıçtır ve hala keskindir. Yine kupalar kaldırmaya devam eder Barcelona, yine galibiyetler almaktadır. Fakat o ahenk ve rakiplerine korku salan tiki-taka futbolu konusunda ciddi bir yara almıştır. Uzuvlarından tekini kaybetmiş bir dövüşçü ne kadar güçlü olabilirse o kadar güçlüdür artık Barcelona. Iniesta’nın da ayrılığından sonra ise tüm keskinliğini kaybeder kılıç.
Barça’nın yaşadığı çöküşü birçok nedene bağlamak elbette mümkün. Şu günlerde ise Xavi, bu kez teknik direktör olarak Katalanlara eski gücünü kazandırmaya çalışmakta. Pedri, Gavi ve Fati gibi gençlerin onun oyun aklıyla buluştuğu zaman neler olabileceği şahsen beni de çok meraklandırıyor. Kılıcın diğer yarısı ise aktif futbol hayatına Japonya’da devam etmekte. Futbolu bıraktığında orta sahada yaptığı sanatı şarap üreticiliğinde kullanmak gibi sanatsal bir isteği var. Andres Iniesta’nın aynı köklerden geldiği ve futbolu domine ettiği arkadaşı için Barça’nın yeni patronu olduğunda yazdıklarıyla bitirelim yazımızı:
“Ne güzel bir gün. Senin adına çok sevindim dostum. Sana iyi şanslar diliyorum. Eski günlerdeki Barcelona’yı görmeyi umut ediyorum.” – Andres Iniesta
