Diğer SporlarEditörün SeçimiHüseyin Akbaş: Tek Bacaklı Kahraman

Oğuzhan Koç3 sene önce8 dakika

“1965 yılı Manchester’da, benim de Medved’i yenip şampiyon olduğum Dünya Şampiyonası’nda, kendisinin kilo problemi vardı. Ancak orada ne sauna vardı ne de hamam… Biz de küvete sıcak su doldurup kilosunu düşürmeye çalıştık. Fakat bu da yeterli gelmeyince küvete ısıtıcı getirdik ve o elli derece sıcakta dayanarak kilosunu düşürdü. Zaten kendisinin son turnuvasıydı ama öyle hırslı, öyle azimliydi ki onun için fark etmezdi.”
-Olimpiyat Şampiyonu Milli Güreşçi Ahmet Ayık

Gençliğinin Baharında

1933 yılında Tokat’ın Almus ilçesine bağlı Muhat köyünde dünyaya geldiğinde, küçük dünyasına büyük işler sığdıracağından habersizdi Hüseyin Akbaş. Güreşe daha 3 yaşında ilgi duymaya başlayan Akbaş, ağabeyleriyle beraber civardaki güreş şenliklerine giderek bu ilgisini büyütmeye başlamıştı. Kabiliyet ve tekniğini buralarda izlediği yağlı güreşlerle geliştirmeye başlıyordu. Ancak kendisini özel kılan bir durum vardı. Hüseyin Akbaş’ın bir ayağı sakattı. Buna rağmen ayağının sakat oluşunu avantaja çeviriyor, çeşitli oyunlarla rakiplerini yenmesini biliyordu.

Kısa sürede bu hünerleri çevrede konuşulmaya başladı. Bir ayağının sakat olması, buna rağmen güreşlerde rakiplerini yenmesi onu özel kılıyordu. Kulaktan kulağa yayılan bu hüneri, ünlü güreşçi Yaşar Doğu’nun kulağına kadar gitmişti. Yaşar Doğu bu genç güreşçiden o kadar etkilenmişti ki kendisini salon ve minder güreşine yönlendirmişti. Burada aldığı idmanlarla kısa sürede Türkiye şampiyonluğunu elde etti. Uzun yıllar bu unvanı elinde tuttu. Hırsı, azmi ve inatçılığıyla her müsabakanın favorisi haline geldi. Ve artık dünya sahnesine çıkma zamanı gelmişti…

1954 yılında Japonya’da Dünya Şampiyonası’nda boy gösterdi. Bu turnuva kendisinin bir nevi vitrini olacaktı. Rakipleri onun bir bacağının sakat olduğunu bilmiyor, müsabakalarda bacaklarına sarılıyordu. Hüseyin Akbaş, sakat ayağını yere paralel uzatarak bir teknik geliştiriyor ve bu teknikle arkadaşları arasında “Tek Bacak Hüseyin” lakabını alıyordu. Rakipleri onun bacağına veya bacağının olduğu tarafa bir atak yaptığı takdirde; o da bacağını kullanarak rakiplerini kündeye yatırıyor, seri galibiyetler alıyordu. Bunu da tek bacağıyla yapıyordu. Final maçında da rakibi kendisine karşı varlık gösteremeyince Hüseyin Akbaş, Japonya’da “Dünya Şampiyonu” oldu… Ertesi yıllarda gelen zaferlerle madalya setini tamamlamaya başladı.

Artık koleksiyonunda tek bir eksik vardı: Olimpiyat madalyası.

Hüseyin Akbaş

Sandviç Yüzünden Kaçan Şampiyonluk

Hüseyin Akbaş, 1954 Melbourne Olimpiyatları’nda iyi bir performans gösterip yarı finale kadar gelmişti. Bu basamağı da geçip finale çıkmayı başarmıştı. Kendisi burada ülkemizi en iyi şekilde temsil ederek bronz madalya kazanmıştı. Ama bu bronz, kendisinin tabiriyle altın olabilirdi. Turnuvadan yıllar sonra kendi arkadaşlarına o olimpiyatları anlattığında, bir sandviç yüzünden altın madalyayı kaçırdığını söylemişti. Kendisine müsabaka olacağı haber verilmediğinden Hüseyin Akbaş da bir sandviç yiyor; onu yedikten sonra da kendisine ulaşıp maçı olduğunu söylüyorlardı. Maçta da yediği sandviç hazımsızlık yapıyor ve istediği gibi güreşip finale kalamıyordu. Hayatının geri kalan yıllarında bunun üzüntüsünü de hep yaşıyordu milli güreşçi.

Bu başarıların yanı sıra; 1 Balkan Şampiyonluğu, 4+2* Dünya Şampiyonluğu, Olimpiyat 2’nciliği ve 3’üncülüğü, Dünya Şampiyonası 3’üncülüğü ve 4’üncülüğü gibi başarıları da hanesine yazdırmıştır.


* Bir dönem kazandığı iki Dünya Kupası’nı, dönemin güreş federasyonu FILA, o yıllarda Dünya Şampiyonası yapılamadığı için dünya şampiyonluğu saymıştır.

 

Oğuzhan Koç

Futbol ve sinema

Bunları da Okuyabilirsiniz

VSPOR DERGİSİ

Tutkunu olduğumuz bu sevdaya delicesine ilerlediğimiz bu yolda sporun kitleleri tek bir noktada birleştirdiğine inanlardanız: Zafer (Victory). Sporda başarılı olmanın bir branşta kazanılan zaferin ne demek olduğunu en iyi anlayanlar belki de spor aşkına sahip olan insanlardır. Lebron James’in, Jordan’ın, Boliç’in, Sergen Yalçın’ın ve Kobe Bryant’ın kazandığı bir karşılaşma sonunda gösterdikleri reaksiyon insanlığın zafer kazanmaya ne kadar tutkulu olduğunu göstermektedir.

Abone Ol

Victory Dergi içerikleriyle ilgili e-posta bületinimize kaydolun!

victorydergi.com 2021 © Tüm Hakları Saklıdır. Tasarım & Uygulama: Aksel Gültekin