Jonas Vingegaard, çocukluğunda futbol ve hentbol ile spor hayatına başladı. 1996 doğumlu sporcunun bisiklete olan ilgi ve alakası ergenlik yıllarıyla birlikte hayat buldu. Danmark Rundt’a canlı şahitlik ettiğinde henüz 11 yaşındaydı. Sonrasında hayatının bugüne kadarki kısmının neredeyse tamamı bisiklete olan ilgisiyle doldu. Hayallerini kurmaya o zamanlardan başladı ve o hayaller gerçekleşene kadar da asla durmayacaktı.
Uzun Bir Yolun İlki
Memleketinin yakınlarında bulunan Thisted’deki yarışlar onu büyüledi. Aklında “Aradığım şey bu” fikri oluşmuştu. Esasen futbolla arası pek iyi değildi. Motivasyonunu orada bulamadı. Thisted’in ardından aklında hayali bile belirmeyen futbol kariyerini bırakıp, kendisine düşler kurdurtan bisiklet sporuna yönelecekti. Futbolda yaşadığı hayal kırıklığı onun uzun ve karmaşık yolunun sadece ilkiydi.
Yüzde Bir
Başlangıçlar her zaman en zorudur. En nihayetinde hayatta herkesin hayalleri vardır. Ancak herkesde hayallerinin peşinden gidecek kadar cesaret yoktur. Sıradanlıktan sıyrılan, başaran özetle yüzde 1’lik dilime girenlerin diğerlerine fark attığı nokta tam olarak budur. Jonas Vingegaard da hayalleri için çok küçük ama ileride yaşayacağı doyumsuz sevinç için çok büyük bir adım attı. Başlamayanlar kaybetmeye mahkumdur. Jonas’ın onlardan birisi olmaya niyeti yoktu. Yerel bir bisiklet kulübü olan The Cykle Ring’e kayıt oldu. Danimarka’nın kuzey batısında olan bu kulüp, sadece 15-20 üyeye sahipti.
Bu kulüple geçirdiği 5 yılın ardından diğer yerel kulüplerle serüveni devam etti. Sene 2016 olduğunda ise, onun için yepyeni sayfalar açılacaktı. İlk başarısı okulu bitirmek oldu. İkinci başarısı ise profesyonel bisiklet kariyerine ilk adımını atması olacaktı. Ne var ki, yüzde 1’lik dilime girmek kolay olmadı. Hızlı yükseliyor gibi görünen kariyerinin daha sınanacağı birçok sınav vardı. Okuldan çıktıktan sonra artık bütün sorumluluk kendisine geçti. Bu yüzden çalışmaktan başka çaresi yoktu. Öğleden sonra antrenman yapmak ve giderlerini karşılayabilmek için sabahları fabrikada çalıştı. Bu da birçoğu için hayal kırıklığı olabilecek bir durumdu ancak o hayalleri için mücadele etmekte kararlıydı.
İskandinav Rutini
Önce balık müzayedelerinde, ardından bir fabrikada balık paketlemesinde çalıştı. Tam bir İskandinav rutininin içindeydi. Tek fark ısrarla bisikletini sürmeye devam etmesiydi. Bunun da tam olarak İskandinav rutinin dışında olduğunu söyleyebiliriz. En azından bu topraklarda profesyonel seviyede başarılı diyebileceğiniz bisikletçi az çıkar. 2016’da Çin turunda ikinciliği yakaladığında bunları yapıyordu. İlk profesyonel galibiyetini 2018’de aldığında hala balık paketlemecisi olarak çalışıyordu. Üstüne üstlük bu kez de hayallerini kıran sakatlıklar olmuştu.
Sadece Kazananlar
Nihayet 2019’da Jumbo-Visma takımına imza attığında artık en üst seviyede olacağını herkese net bir şekilde gösterdi. Önce elle tutulur başarı yerel tur Danmark Rundt’taki ikincilik ile geldi. 2020’de İspanya Bisiklet Turu’nda ancak kırkaltıncı olabildi. 2021’e gelindiğinde ise zirve sinyallerini iyice yükseltti. Başlamak en zorudur demiştik ya, bir de onun bitirme kısmı var. O da en az başlamak kadar zordur. Vingegaard’ın tam olarak içinde bulunduğu durum buydu. Yıllara yayılan emek ve çabalar, karşılığını veriyor gibiydi ancak sonuç alamadıktan sonra tarihe adınızı yazdıramazsınız. En nihayetinde tarih ne başlamayanları ne de ikincileri değil, sadece ve sadece kazananları hatırlıyor.
Kazanmanın Yolları
O zamana kadar ki en başarılı yılı bu olsa da, Jonas’ın Fransa Bisiklet Turu’ndaki ikinciliği onun için bir başka hayal kırıklığı oldu. Bir önceki senenin galibi Pogacar, bu sefer rahat bir farkla kazanacak ve Jonas Vingegaard hayallerini başka bir bahara ertelemek zorunda kalacaktı. Sporda kazanmanın pek çok yolu olduğu gibi, nasıl hatırlanacağınızın da pek çok yolu vardır. Örneğin, herkesi zayıf göstererek kazanabilirsiniz. Ufak bir şans anıyla kazanabilirsiniz. İnsanların nefretini kazanarak ya da gönüllerini fethederek de kazanabilirsiniz. Dağ büyüklüğünde engelleri de aşarak kazanabilirsiniz, rakiplerinize dağ gibi görünerek de.
Arkana Bak
Jonas kendisine en yakışan şekilde kazanacak, bütün hayal kırıklıklarını geride bırakacaktı. Bisikletin en prestijli yarışında bu kez rövanşı aldı. 2021’in ardından yine Pogacar karşısındaki isim oldu. Vingegaard, tur boyunca oldukça soğukkanlı ve rahat bir görüntüyle yarışı götürdü. 11. etapta aldığı sarı mayoyu sonuna kadar bırakmadı. Üstelik spor tarihinde yeri olacak çok özel anlardan birisini de bize hediye olarak verdi. 17. etapta önce kendisi hata yaptı ancak düşmeden bisikletinin kontrolünü sağlayıp yoluna devam etti. Tırmanış sırasındayken bir süre sonra, bu kez Pogacar hatayı yapan isim oldu ve Vingegaard’ın aksine hatasıyla yere kapaklandı. Bu noktada birçok sporcu arkasına bakmadan yoluna devam eder ancak onu özel yapan da zaten yüzde 1’in içinde olmasıydı. Kariyeri boyunca yaşadığı hayal kırıklarından dolayı, o an Pogacar’ın ne hissettiğini en iyi bilen de oydu. Jonas, bu yüzden rakibini bekledi ve onun eski yerini almasına izin verdi.
Dağları Aşmak
İnsanların gönüllerini kazanarak başarıya ulaşan bu Danimarkalı, 25 yaşında olmasına rağmen şimdiden adını tarihe yazdırdı. 1996’dan beri ilk kez ülkesi adına yarışıp; galibiyete ulaşan bir vatandaşları olduğunu gören Danimarkalılar, Jonas’a mutluluğun en güzelini yaşattılar. Öncelikle ülkesine girişinde F-16’lar yolculuğuna eşlik edecek; ardından 10 kilometrelik yolu alkışlarla geçecek ve en son da binlerin önünde meydana çıkacaktı. Hayallerine ulaştığını görmek için ne güzel bir yol değil mi? Bunca zamanın, hayal kırıklığının ardından turu da aynı hayatında başarıya ulaştığı gibi kazandı. Dağ gibi engelleri aşarak…